Milano'nun güzel ve görkemli bir tren istasyonu var. Tren istasyonundaki "tourist information"dan turistik bir Milano haritası temin edebilirsiniz. Tren istasyonundan çıkınca turuncu bir "tramcar" ile hostelimizin yolunu tuttuk. Milano gezdiğimiz diğer İtalya şehirleri gibi pek turistik değildi. Dolayısıyla etrafta daha çok İtalyan vardı ve şehir, turistleri umursamadan kendi ritminde akıp gidiyordu. İtalya'yı bu kadar gezdikten sonra Milano, gezdiğimiz diğer İtalya şehirleri kadar çekici gelmedi. Güzel bir şehir ama bir Roma'yla kıyaslanmaz tabii. Bunda benim modaya olan ilgisizliğimin ve bir çantaya veya cüzdana dünyanın parasını verecek kadar zengin ve müsrif olmamamın da etkisi yok değil :))
Milano'da mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri "Santa Maria delle Grazie". Bu manastır UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde. Buranın bu kadar özel olmasının sebebi Leonardo'nun "Son Akşam Yemeği (Last Supper)" isimli eserinin manastırın yemekhanesinin bir duvarında bulunması. "Son Akşam Yemeği" Leonardo'nun Mona Lisa'dan sonra en ünlü eseri. Bu eserle ilgili birçok spekülasyon var. Eserin içerisinde gizli mesajlar ve ipuçları olduğu iddia ediliyor. Ne yazıkki resmin olduğu duvarın fotoğrafını çekmeye izin vermiyorlar. Biz de manastırı dışarıdan çektik (bkz. üstteki resim).
Milano'da görülmesi gereken yerlerden başka bir yer ise The Castello Sforzesco. Aslında Milano'da görülecek çok bir yer olmadığından bu şatoyu görülmesi gereken yerler listesinde sayıyorum.
Milano'ya kadar gelip de Duomo'yu görmeden gitmek olmaz tabi. Dış görünümü kadar içindeki vitraylar da yeterince etkileyici.
Duomo'nun hemen yanı başında Galleria Vittorio Emanuele yer alıyor. Burası bütün alışveriş merkezlerinin anası olarak biliniyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder