Katıldığımız Yunan Adaları turunda Atina'ya çok kısıtlı zaman ayrılmıştı. Gemi limana yanaştığında saat 7'ydi ve saat 11'de limandan hareket edecekti. Türk rehberimiz Türk gruba özel bir tur düzenledi ve kısıtlı zamanımız olduğu için biz de ona katıldık. Yanda gördüğünüz fotoğraf gün doğumu. Gün doğmadan kalkıp kahvaltı yaptık ve gün doğarken Pire'den Atina'ya doğru yola koyulmuştuk. Fotoğrafta görülen yer "Paşa Limanı" ama Yunanlılar bunu "Pasalimani" olarak kullanıyorlar ve hatta bu kelimenin Yunanca olduğunu iddia ediyorlarmış.
Yandaki fotoğrafta görünen stadyum, dünyadaki en eski stadyumlardan biri. Tabii ki bu haliyle değil. Stat en son 1895'te aslına uygun olarak restore edilmiş. 1896 yılındaki ilk modern Olimpiyat oyunlarına ev sahipliği yapmış. Eski zamanlarda Tanrıça Athena onuruna oyunlar düzenlenirmiş. Önceleri tahta olan oturma yerleri M.S. 329'da mermerle değiştirilmiş. Dünya üzerinde bütün oturma yerleri mermer olan tek stadyummuş.
Sintagma (Anayasa) Meydanı'nın doğusunda Yunan Parlamentosu var. Parlamento'nun önündeki meçhul asker anıtının önünde Efsun askerleri bekliyor. Bu askerlerin "Fustanella" adı verilen üniformaları ve nöbet değişimleri birbirinden komik. Üniformaları yün etek, siyah püsküllü diz bağı ve siyah ponponlu kırmızı deri ayakkabıdan oluşuyor. Eteklerindeki 400 pile, Osmanlı İmparatorluğu'nun Yunanistan üzerindeki 400 yıllık hakimiyetini temsil ediyor.
Acropolis, şehir merkezinde her yerden görülebiliyor. Bu görüntüyü engellememek için yüksek bina inşasına izin vermiyorlarmış. Yunan rehberimizin söylediğine göre Acropolis'in kalıntılarının çoğu Acropolis'in yanındaki Acropolis Müzesi'nde sergileniyor. Bu müze ilk olarak 1874 yılında yapılmış. Yunanistan İngiltere'den Acropolis'e ait "Parthenon Mermerleri"ni geri istediğinde, İngilizler kalıntıların sergileneceği yeterli büyüklükte bir müze olmadığından bu isteği reddetmiş. Bu sebeple, yeni bir müze inşasına başlanmış fakat bu inşaat sırasında, müzenin yapılacağı alanda tarihi kalıntılar ortaya çıkmış ve bu da müzenin inşaatının uzamasına sebep olmuş. Müzenin bazı kısımlarında yerleri camdan yapmışlar. Böylece, müzenin altında ortaya çıkartılan kalıntıları görebiliyorsunuz.
Başta da söylediğim gibi Atina'da ne yazıkki kısıtlı bir vaktimiz vardı. Bu sebeple, turumuzu kısa kesmek zorunda kaldık. Gemimiz 11'de hareket etti ve Mikanos'a doğru yola çıktık.